ONKOLOJİ VE RADYOTERAPİ TERİMLER SÖZLÜĞÜ
CA 125 | (onk) Yumurtalık kanseleri için bir tümör belirleyicisi |
CA 15-3 | (onk) meme kanseri için bir tümör belirleyicisi |
CA 19-9 | (onk) pankreas kanseri için bir tümör belirleyicisi |
carcinogen | kansere neden olan etken veya maddelerin tümüne verilen isim |
carcinogenesis | kanser gelişimi |
carmustine, BCNU | (f, onk) özellikle beyin metastazlarında kullanılan bir kemoterapötik ajan (ilaç) |
carotis | Sonda |
CCNU | (f, onk) lomustine |
CEA | karsinoembryonik antigen |
CHART, continuous hyperfractionated accelerated radiation therapy | (rt) fraksiyon sayısı artırılmış ve tedavi süresi kısaltılmış (hızlandırılmış) radyoterapi rejimi |
chemoprotective agents | kemoprotektif ajanlar |
chemoradiotherapy | (onk, rt) kemoterapi ve radyoterapinin beraber uygulanması |
CHOP chemotherapy | (f, onk) lenfomalarda uygulanan kombine kemoterapi rejimi |
chorda, çoğul chordae | korda; tel, kiriş |
chordoma | (onk, pat) kordoma |
choriocarcinoma | (onk, pat) koryokarsinom |
chorioepithelioma of uterus | (onk, pat) uterusun koriyoepiteliyoması |
choroid | (anat) gözün damar tabakası, |
choroid melanoma | (onk, pat) koroid melanoma |
choroid plexus carcinomas/tumors | (onk, pat) koroid pleksus karsinomları/tümörleri |
choroidal metastasis | (onk) koroid metastazları, |
choroidal neovascularization | koroid tabakasında yeni damarlanma |
chromo-: - | Önek; renkle ilgili |
chromophobe | kromofob; zor boyanabilen (hücre veya doku) , ön hipofizin boya almayan hücreleri, |
chromophobe adenoma | (onk, pat) kromofob adenoma |
chromosomal aberrations/abnormalities | (g) kromozom bozuklukları |
chromosome | (g) kromozom, |
chromosome abnormalities | (g) kromozom anomalileri, |
chromosome deletions | (g) kromozom kopuklukları, |
chromosome Phiadelphia | (g, onk) Phiadelphia kromozomu (Kronik Myelositer lösemi e önemli olan bir kromozom) |
chromosome translocations | (g) kromozom translokasyonları |
chronic | süregen, kronik, müzmin, |
chronic lymphocytic leukemia, CLL | (onk) kronik lenfositik lösemi, |
chronic myeloid leukemia, CML | (onk) kronik miyeloid lösemi, |
chronic obstructive lung disease, COLD | kronik venöz yetersizlik |
chrono-: | önek; zaman, krono |
chyle, chylus: | barsakta emilmeye hazır yağsı madde, kilus (şilus) |
circulation | Dolaşım |
circulatory | dolaşımla ilgili, sirkülatuar |
circulus | çember, daire |
circumcision | Sünnet |
circus | dolaşan, sirkumfleks |
cirhosis | Siroz |
cisplatin | (f, onk) bir kemoterapötik ajan (ilaç) |
cistern | (anat) vücutta herhangi bir sıvının toplandığı kese |
classification | Sınıflama |
clear cell adenocarcinoma | (onk, pat) berrak hücreli adenokanser |
clear cell carcinoma | (onk, pat) berrak hücreli kanser |
clear cell chondrosarkoma | (onk, pat) berrak hücreli kondrosarkom |
clear cell sarcoma | (onk, pat) berrak hücreli sarkom |
clear cell tumor | (onk, pat) berrak hücreli tümör |
clinical | klinik muayene |
clinical study | (rt) radyoterapide ışınlanan hedef volüm, |
clinical trial | klinik deneme |
clips, surgical | cerrahi operasyon sırasında tümör sınırlarını veya rest tümör varlığını belirtmek için doku içine konulan madde |
clitoris | (anat) klitoris |
clivus | (anat) klivus |
clivus chordoma | (onk, pat) klivusdan kaynaklanan kordoma |
clockwise rotation | (rt) saat ibresi yönünde dönüş |
clonogenic cell | klojenik hücre |
closure | (bir açıklığı veya bir defekti) kapatma, kapanma |
CMF chemotherapy | (f, onk) meme kanseri tedavisinde kullanılan kemoterapi rejimi |
CNS, central nervous system | merkezi sinir sistemi lenfomaları |
co- | bkz com-, |
co-existance | bir arada yaşama, bulunma |
co-operation | işbirliği, kooperasyon |
co-ordinated: | eşgüdümlü, koordone |
co-ordination | eşgüdüm, koordinasyon |
coagulation | pıhtılaşma |
coagulopathy | pıhtılaşma bozuklukları |
coagulum | pıhtı |
colectomy | (c) kolektomi, kolonu çıkarma ameliyatı |
colic | kolik, nöbet tarzında gelen ağrı |
colitis | kolit, kalın bağırsak iltihabı |
collagen | kollajen, |
collagen vascular disease | kollajen damar hastalıkları |
collaps | çökme, yıkılma |
collateral | kollateral dolaşım |
collimator | (rt, nt) kolimatör; nükleer kameralarda radyoaktif ışınları toplayan, radyoterapi tedavi ünitelerinde ışın alanını belirleyen aygıt |
colloid | (onk, pat) kolloid karsinom |
colon | (anat) kolon, |
colon cancer | kolon kanseri |
colon polyps | kolon polipleri |
colonoscopy | kolonoskopi |
colorectal cancer/carcinoma | kolorektal tıkanma |
colostomy | (c) kolostomi; kolonun karın duvarına açılması |
colposcopy | kolposkopi |
com- | önek; -ile, birlikte- |
Coma | koma |
combination chemotherapy | (f, onk) kombine kemoterapi |
comedocarcinoma of breast | (onk, pat) memenin komedo karsinomu |
commissure, commissura | (anat) komissür |
commissurotomy | (c) komissürotomi |
common bile duct | (anat) ana safra yolu |
concentration | konsantrasyon |
conception | gebe kalma, ana rahmine düşme, kavram |
conchae, nasal | (anat) burun boşluğundaki konka |
concomitant | (rt, onk) eşlik eden, bir arada bulunan, aynı zamanda bulunan |
concurrently | aynı zamanda |
condensation | yoğunlaşma |
condyle | (anat) kondil |
condyloma acuminatum | (pat) genital bölgede oluşan bir lezyon |
condyloma of anus/vagina/vulva | (pat) anüs/vajen/vulva kondilomu |
confluent | (rt, onk) bitişik mukozit |
conformal radiation therapy | (rt) yalnız tümör ve yayıldığı alanı içeren daha lokalize radyoterapi tekniği |
confusion | doğuştan anomali veya konjenital anomali |
congenital defects | doğuştan mevcut sakatlık |
congestion | konjesyon, sıvı tutulumunun artması |
conventional radiation therapy | (rt) konvansiyonel klasik radyoterapi |
converting | dönüştürücü, çevirici, konverting |
convulsion | konvülsiyon; ihtiyaç; çizgili kasların istem dışı şiddetli, bir tek veya bir dizi kasılışı |
Cooper ligament | (anat) Cooper ligamenti |
COPD, chronic obstructive pulmonary disease | kronik obstrüktif akciğer hastalığı, KOAH |
copper | (k) bakır |
copper | (k) bakır |
cor- | bkz com-; |
cord | (anat) omurilik |
cordectomy | (c) ses telinin operasyonla çıkarılması |
cordotomy | (c) kordotomi; omuriliğin operasyonla kesilmesi |
cornea | (anat) kornea, |
corneal damage | kornea hasarı |
cornerstone | köşetaşı, bir sürecin önemli bir aşama noktası |
coronary | cismani, bedeni |
corpus | (anat) esas |
corpuscle | (anat) zerre, damla, kan küreciği |
corrected | düzeltilmiş |
correlation | ilişki, korrelasyon |
correlation | karşılıklı ilişki |
corticosteroids | kortikosteroidler |
corticosterone | kortikosteron |
cortisol | kortizol |
cough | öksürük |
coumarin therapy | (f) kumarin tedavisi |
counter- | bkz contra- |
counterclockwise rotation | (rt) saat ibresinin aksi yönünde dönüş |
countershock | kontrşok |
coupled | ikisi-bir-arada, -ye eşleşmiş |
coxa | (anat) kalça kemiği |
CPK, creatine phosphokinase | kreatin fosfokinaz, CPK |
cramp | adale kasılması, kramp |
cranial | (rt) beyin ışınlaması, |
cranial nerves | (anat) kranyal sinirler |
craniopharyngioma | (onk, pat) kraniyofarinjiyoma |
craniospinal irradiation | (rt) beyin-omurilik ışınlaması |
craniotomy | (c) kraniyotomi |
cranium | (anat) kafatası |
creatine | kreatinin klirensi |
crescendo | kreşendo, şiddeti (amplitüdü) gittikce artan |
cribriform | kalbur gibi, delikli, |
cribriform plate | (anat) etmoid kemiğinin kalbur şeklindeki delikli bölümü |
cricoarytenoid muscles | (anat) larinkste bulunan bir kas |
cricoid | (anat) krikoid, gırtlak kıkırdağı, |
cricoid cartilage | (anat) krikoid kıkırdağı |
cricopharyngeal muscle | (anat) krikofarinjiyal kas |
cricothyroid muscle | (anat) larinks e krikotiroid kası |
crises | kriz |
critical condition | kriz hali |
Crohn disease | Crohn hastalığı |
cross | çapraz direnç |
cross-sectional | kesitsel |
cryo- | önek; soğuk |
cryoenucleation, for uveal melanomas | (c) uvea melanomalarında tümörü dondurarak öldüren bir tedavi |
cryohypophysectomy | (c) kriyohipofizektomi |
cryosurgery | (c) dondurularak yapılan operasyon |
cryotherapy | dondurularak yapılan tedavi |
CT | bkz computed tomography |
culture | Kültür |
cumulative | (rt) birikmiş radyasyon etkisi |
curable | tedavisi mümkün ve şifa bulur hasta veya hastalık |
curettage | Kürtaj |
Curie(Ci) | (nt, rt) eski radyoaktivite birimi |
cursor | Imleç |
curvature | kavislenme, eğilme |
Cushing disease | Cushing hastalığı |
Cushing syndrome | Cushing sendromu |
cut-off point | kesiş noktası, sona erme noktası |
cutaneous | Deriye ait, |
cutaneous infections | (onk, pat) cildin B-hücreli lenfoması |
cutaneous T-cell lymphoma | (onk, pat) cildin T-hücreli lenfoması |
cutaneus disorders | cilt hastalıkları |
cutis | cildin ikinci tabakası |
cyano | önek; koyu mavi |
cyanosis | Siklus |
cyclophosphamide | (f, onk) siklofosfamid; bir kemoterapötik ajan (ilaç) |
cyclotron | (rt) siklotron |
cyst | Kist |
cystadenocarcinoma | (onk, pat) kistadenokarsinom |
cystadenofibroma of ovary | (onk, pat) overin kistadenofibromu |
cystadenoma | (onk, pat) kistadenom, |
cystadenoma lymphomatosum | (onk, pat) kistadenoma lenfomatozum |
Cystectomy | (c) mesane kanserlerinin cerrahi tedavisinde uygulanan radikal sistektomi operasyonu |
cystic | (pat) kistik higroma |
cystine | Sistin |
cystitis, radiation induced | (rt) radyasyon sonucu gelişen sistit |
cystoadenocarcinoma, of pancreas | (onk, pat) pankreasın sistoadenokarsinomu |
cystosarcoma phyllodes of breast | (onk, pat) bir meme tümörü |
cystoscopic examination | mesanenin endoskopla tetkiki |
cystoscopy | sistoskopi |
cystostomy | (c) sistostomi; mesanenin deriye ağızlaştırılması |
cystourethrectomy | (c) sistoüretrektomi; mesane ve üreterin cerrahi yolla çıkarılması |
cytarabine | bkz cytosine arabinoside |
cyto- | önek; hücreye ait |
cytokine | sitokin; endotel hasarından sonra salınan ve düz kas hücrelerini çoğaltan madde |
cytologic examination | sitolojik muayene |
cytology | sitoloji |
cytomegalovirus infection | sitomegalovirüs infeksiyonu |
cytoreductive surgery | (c) tümör yükünü azaltmaya yönelik cerrahi operasyon |
cytosine arabinoside | (f, onk) bir kemoterapötik ajan (ilaç) |
cytotoxic agents/drugs | (f, onk) sitotoksik (hücre için zehirli) ajanlar/ilaçlar |
cytoxan | bkz cyclophosphamide |