ONKOLOJİ VE RADYOTERAPİ TERİMLER SÖZLÜĞÜ
ear | (anat) kulak, |
ear pain | kulak tümörleri |
earache | kulak ağrısı |
eardrum | (anat) kulak zarı |
early demyelination syndrome | erken demiyelinasyon sendromu |
EBV, Epstein-Barr virus | Epstein-Barr virüsü |
eccentric | merkezdışı, eksantrik |
ecchymose | ekimoz |
echocardiography | ekokardiyografi |
eclampsia | eklampsi, gebelik toksemisi; gebeliğin ikinci yarısında gelişebilen ve hipertansiyon, ödem, proteinüri , konvülsiyonlar ve koma ile karekterize klinik tablo |
ecto- | önek; dış |
ectoderm | (anat) ektoderm, dış deri |
ectopic | ektopik anti-diüretik hormon sendromu |
ectoplasm | ektoplazma, dışplazma |
ectropion | alt göz kapağının içe dönmesi |
eczema | egzema |
edema | ödem |
education | hasta eğitimi |
effective | etkili, effektif |
efferent | (anat) dışarı götüren |
efficacy | etkinlik |
efficient | verimli |
effusion | efüzyon, epanşman |
ejaculation | ejekülasyon |
ejection | ejeksiyon, ventrikül sistolü ile birlikte kanın büyük damarlara atılması |
ejection fraction, EF | ejeksiyon fraksiyonu |
elasticity | elastisite |
elastofibroma | (pat) elastofibrom |
elbow | (anat) dirsek, |
elbow joint | (anat) dirsek eklemi |
elective lymph node dissection | (c) elektif lenf nodu disseksiyonu |
electrocardiogram | elektrokardiyogram |
electrocardiography | elektrokardiyografi, EKG |
electrocoagulation | elektrokoagülasyon |
electrod | elektrod |
electroencephalography | (r) elektroensefalografi, EEG |
electrolyte(s) | (k) elektrolit bozuklukları |
electromagnetic field | elektromanyetik alan |
electromagnetic radiation | elektromanyetik radyasyon |
electron | (fiz) elektron, |
electron beam therapy | (rt) elektron tedavisi, |
electron microscopy | elektron mikroskop |
electropharmacology | (f) elektrofarmakoloji |
electrophysiology | elektrofizyoloji |
electroshock | elektrik şoku |
element | element |
embolism | emboli |
embolization | embolizasyon |
embolizing agents | emboli yapan ajanlar |
embryo | embriyon |
embryology | embriyoloji |
embryonal carcinoma | (onk, pat) embriyonal karsinom |
embryonal rhabdomyosarkoma | (onk, pat) embriyonal rabdomiyosarkom |
embryonal sarcoma | (onk, pat) embriyonal sarkom |
emergency care | acil bakım |
emesis | kusma |
emetic | kusturucu (ilaç) |
emission | yayma |
emphysema | amfizem |
empirical | deneyerek |
empyema | ampiyem |
en- | önek; içine |
enamel | (anat) mine, emay |
enblock | bir bütün halinde, toptan |
encephalic | (anat) beyne ait |
encephalitis | ansefalit |
encephalomyelitis | ensefalomiyelit |
encephalon | beyin |
encephalopathy | ensefalopati |
enchondroma | (onk, pat) kıkırdaktan orijin alan selim tümör, |
enchondromatosis | (onk, pat) yaygın enkondroma |
encysted tumor | kist içinde bulunan tümör |
end-point | hedef noktası |
endemic | bölgesel, yöresel |
endo-: önek; içinden | |
endoarteritis | arter iltihabı |
endobronchial tumors | bronş içi tümörleri |
endocardial | endokardiyal |
endocardial tumor | endokardiyal tümör |
endocarditis | kalbin endokard tabakasının iltihabı |
endocardium | (anat) endokardiyum; endokard |
endocervical curettage, cervical carcinoma | serviks kanserinde rahim boynundan girilerek yapılan küretaj |
endocervix | (anat) endoserviks |
endocrine | (anat) iç salgı bezleri, |
endocrine organs | (anat) iç salgı yapan organlar, |
endocrine system cancers | (onk) endokrin sistem kanserleri, |
endocrine therapy/treatment | endokrin tümörler |
endoderm | (anat) iç deri |
endodermal sinus tumors | (onk, pat) endodermal sinüs tümörleri |
endolarynx | (anat) endolarenks; larenksin içi |
endometrial carcinoma/cancer | (onk) endometriyal (uterus) karsinom/kanser |
endometrial extension, of cervical carcinoma | (onk) serviks kanserinin endometriyuma yayılması |
endometrial stromal sarcoma | (onk, pat) endometriyal (uterus) stromal sarkom |
endometrioid tumor/carcinoma | (onk) endometroid tümör/karsinom |
endometriosis | endometriyozis hastalığı |
endometritis | endometrit; uterusun iç kısmının iltihabı |
endometrium | (anat) endometriyum |
endomyocardial biopsy | endomiyokard biyopsisi |
endoplasm | iç plazma |
endoscope | endoskop |
endoscopic examination | endoskopik muayene |
endoscopic retrograde cholangiopancreatography | endoskopla yapılan kolanjiyopankreatografi; safra yolları ve pankreas kanallarının endoskopik tetkiki |
endoscopic ultrasonography | endoskopik ultrasonografi |
endoscopy | endoskopi |
endothelium | (anat) endotel, endotelyum; bkz vascular endothelium |
endotrachial tube | endotrakial tüp |
endoxan | bkz cyclophosphamide |
enema | lavman |
energy | enerji |
enlargement | genişleme |
Enneking staging system, bone sarcomas | (onk) Kemik sarkomalarında Enneking evreleme sistemi |
enteral nutrition | enteral beslenme |
enteric | bağırsaklara ait |
enteritis | (rt) radyasyona bağlı bağırsak reaksiyonu |
entero- | önek; bağırsak |
enteroanastomosis | (c) bağırsağı bağırsağa ağızlaştırmak |
enterocutaneous fistula | bağırsak-cilt fistülü |
enterogastrostomy | (c) mideyi bağırsağa ağızlaştırma operasyonu |
enteropathy | enteropati |
enterovaginal fistula | bağırsak-vajina fistülü |
enterovesical fistula | bağırsak-mesane fistülü |
entry | giriş |
enucleation | (c) nüvesini çıkarma, |
enucleation of eye | (c) göz enükleasyonu; göz küresinin eksizyonu |
enuresis | istemiyerek idrar kaçırma (özellikle uyurken) |
environmental factors | çevre faktörleri |
enzyme | enzim |
enzyme inhibitors | enzim inhibitörleri |
eosinophilia | kanda eozinofil hücre artışı |
eosinophilic granuloma | (onk, pat) eozinofilik granülom |
ependymoblastoma | (onk, pat) epandimoblastom; bir merkezi sinir sistemi tümörü |
ependymoma | (onk, pat) epandimoma; bir merkezi sinir sistemi tümörü |
epi- | önek; üstüne, üstünde |
epicanthus | (anat) gözkapağının iç köşesi kıvrımı, epikantus |
epicardial | epikardiyal |
epicardium | (anat) epikard; perikardın kalbi saran iç yaprağı, visseral perikard |
epidemic | salgın, yaygın, salgın hastalık |
epidemiology | kanser epidemiyolojisi |
epidermal cyst | deri kisti |
epidermal growth factor | epidermal büyüme faktörü |
epidermal growth factor receptor | epidermal büyüme faktör reseptörü |
epidermal nevi | (pat) deri nevüsü |
epidermis | (anat) epiderm, epidermis; derinin dış bölümü |
epidermoid | (onk, pat) yassı epitel hücreli kanser, |
epidermoid cyst | (pat) epidermoid kist, |
epidermoid tumor | (onk, pat) epidermal tümör |
epididymis | (anat) epididimis |
epididymitis | epididimis iltihabı |
epidoxorubicin | (f, onk) bir kemoterapötik ajan (ilaç) |
epigastric | (anat) mide hizasındaki karın duvarına ait |
epigastrium | (anat) üstkarın |
epiglottis | (anat) epiglot (larinks) |
epilation | epilasyon |
epilepsy | epilepsi, sara hastalığı |
epileptic | epilepsili |
epinephrine (adrenaline) | (f) epinefrin, adrenalin |
epiphora | aşırı göz yaşarması |
epiphylaxis: | epifilaksi; infeksiyona karşı korunmanın güçlendirilmesi |
epiphyseal growth plate | (anat) epifiz büyüme plağı |
epiphysis | (anat) epifiz; kemikucu |
epirubicin | epirubisin; bir kemoterapötik ajan (ilaç) |
episcleral plaque therapy | (rt) bazı göz tümörlerinin tedavisinde kullanılan bir brakiterapi çeşidi |
epistaxis | burun kanaması, epistaksis |
epithelial | epitel neoplazma/tümör eri |
epithelial tumors | (onk, pat) epiteliyal tümörler |
epithelioid sarcoma | (onk, pat) epiteliyoid sarkom |
epithelioma | (onk, pat) epiteliyoma |
epithelium | epitel, epitelyum; vücudun iç ve dış yüzeylerinin bir bölümünün kat ve biçimleri farklı hücrelerden oluşan örtüsü |
Epstein-Barr virus | Epstein-Barr virüsü |
eradication | yoketme |
erectile dysfunction | penisin ereksiyon kusuru |
ERT, estrogen replacement therapy | östrojen tedavisi |
erysipelas | erizipel |
erythema | (rt) ciltte eritem (kızarıklık) yapan ışın miktarı |
erythro- | önek; kırmızı |
erythrocyte | (anat) eritrosit; alyuvar, |
erythrocyte sedimentation rate | eritrosit sedimentasyon hızı, |
erythrocytosis | derinin kırmızı renge dönüşmesi |
erythroleukemia | (onk) eritrolösemi |
erythromycin | (f) bir antibiyotik |
Erythroplasia of Queyrat, penis | (onk, pat) penisin prekanseröz lezyonu |
erythropoietin | eritropoetin |
esophageal | özofagusa ait, |
esophageal cancer | özofagus toksisitesi, |
esophageal ulcer | özofajiyal ülser |
esophagectomy | (c) özofagus rezeksiyonu |
esophagitis | özofagusun özellikle ilaçlara ve radyasyona bağlı iltihabı |
esophagogastrectomy | (c) özofagus ile midenin cerrahi yöntemle çıkarılması |
esophagogastric junction | (anat) özofagogastrik (yemek borusu-mide) bileşke |
esophagogastrostomy | (c) özofagus ile midenin ağızlaştırılması |
esophagography | (r) özofagusun baryumlu tetkiki |
esophagojejunostomy | (c) özofagusu jejunuma ağızlaştırma operasyonu |
esophagoscopy | özofagusun endoskopik tetkiki |
esophagus | (anat) özofagus, yemek borusu |
essential | temel, esaslı |
estradiol | (f) östrojen hormon türevi |
estramustine | (f, onk) prostat kanseri tedavisinde kullanılan bir ilaç |
estrogen | östrojen sekresyonu yapan tümörler |
estrone | östron |
ethanol | (k) etanol; alkol |
ethical issues | ahlaki konular |
ethmoid | (anat) etmoit, kalbur kemiği, |
ethmoidal cells | etmoid hücreleri |
ethmoidectomy | (c) etmoidektomi; etmoid sinüslerinin cerrahi yolla çıkarılması |
etiology | kanser etyolojisi; kanser nedenlerini araştıran bilim kolu |
etmoid sinus | (anat) etmoid sinüs, |
etmoid sinus carcinoma | etmoid sinüs kanseri |
etoposide | (f, onk) bir kemoterapötik ajan (ilaç) |
European Organization for Research on Treatment of Cancer (EORTC) | Avrupa Kanser Tedavi Araştırma Organizasyonu |
eustachian tube | (anat) östaki borusu |
euthanasia | Ötenazi, rahat ölüm, ıstırapsız ölüm, özellikle ümitsiz durumda olan hastaların ıstıraplarını dindirmek için hayatlarına son verme |
evacuation | boşaltma, tahliye |
evolution | evrim, gelişme |
Ewing sarcoma | (onk, pat) Ewing sarkomu |
ex- | önek; dış, -den uzakta |
excision | (c) eksizyon |
excitation | (ef) eksitasyon; uyarma, uyarılma; (fiz) atomun elektronunun bir üst seviyeye çıkması |
excite | (ef) uyarmak, eksite etmek |
exenteration | (c) bir uzvu kesip çıkarmak |
exercise | egzersiz |
exfoliation | pul pul dökülme |
exfoliative dermatitis | eksfoliyatif dermatit |
exhalation | nefes verme |
exit | egzoftalmiye ait |
exophthalmos: | egzoftalmi |
exophytic carcinoma of mouth | (onk) ağızın ekzofitik karsinomu |
expectorant | ekspektoran; balgam söktüren |
experiment | deney |
experimental | ekspiryum |
expression | (anat) ekstensor; bir uzvu çekip uzatan kas, açıcı kas |
exterior | eksterior; dış, |
external | (anat) dış kulak yolu kanalı, |
external (beam) irradiation/radiation therapy | (rt) dışarıdan ve belirli bir uzaklıktan uygulanan radyoterapi |
extirpate | kökünden sökmek, yok etmek |
extra- | önek; dışarı, hariç |
extracellular matrix | ektrasellüler matriks; hücrelerarası ortam |
extraction | çıkarma, çekme (diş) |
extrahepatic bile ducts | (anat) karaciğer dışı safra yolları |
extramammary Paget disease | (onk, pat) meme dışı paget hastalığı |
extramedullary plasmacytoma | (onk, pat) kemik iliği dışı plazmositom |
extramural | ekstramüral; duvar dışı |
extrasystole | ekstrasistol, erken vuru |
extravasation of chemotherapeutic agents | (onk) kemoterapötik ajanların damar dışına kaçması |
extremity | (anat) ekstremite; kol ve bacaklar, etraf, uç |
extrinsic | harici, dıştan gelen |
eye | (anat) göz, |
eye ball | (rt) bazı göz tümörlerinin tedavisinde kullanılan ve radyoaktif madde içeren plak, |
eye shield | (rt) gözü radyasyondan korumak için yapılan göz koruması |
eyebrow | (anat) kaş |
eyelash | (anat) kirpik |
eyelid | (anat) göz kapağı, |
eyelid tumors | (c) lokal göz duvarı eksizyonu |
eyesocket | (anat) yüz kemikleri, |