ONKOLOJİ VE RADYOTERAPİ TERİMLER SÖZLÜĞÜ
haematopoietic tissue | kan yapıcı organların sistemi |
hair loss, irradiation | (rt) ışınlamaya bağlı saç kaybı |
half | (rt) ışın dozunu yarı değere ulaştıran tabaka |
halogenated pyrimidine analogues | (f) halojenli pirimidin analogları |
haloperidol | (f) haloperidol (ilaç) |
halopyrimidines | (f) bir çeşit radyosensitizer ajan (ilaç) |
hamartoma | (onk, pat) hamartom |
hand | (anat) el |
Hand-Schuller-Christian disease | Hand-Schuller-Christian hastalığı |
hard palate | (anat) sert damak, |
hard palate cancer | sert damak kanseri |
Hashimoto thyroiditis/disease | Hashimoto tiroiditi/hastalığı |
haversian canal system | (anat) kemik içindeki kanal sistemi |
HCG | bkz human chorionic gonadotrophin |
head | (anat) baş, |
head and neck | (anat) baş-boyun, |
head and neck cancers | (anat) baş-boyun bölgesi, |
head and neck irradiation | (rt) baş-boyun ışınlaması, |
head and neck operation | (c) baş-boyun operasyonu, |
head immobilization | (rt) baş bölgesinin tedavi sırasında sabitlenmesi, |
head trauma | kafa travması |
headache | başağrısı |
health insurance | sağlık sigortası |
hearing | işitme kaybı |
heart | (anat) kalp, yürek, |
heart disorders | (c) kalp transplantasyonu |
heat | ısı |
heavy | (onk) ağır zincir hastalığı, |
heavy ion irradiation/therapy | (rt) ağır iyonlarla yapılan ışınlama, |
heavy particle accelerators | (rt) atom partikül hızlandırıcıları |
HeLa cultured human cervical carcinoma cells | kültür yapılmış insan servikal kanser hücreleri |
helicobacter pylori infection | helicobacter pylori infeksiyonu |
helium ion irradiation/therapy | (rt) helyum iyonları ile yapılan ışınlama |
hema-, hemato-, hemo- | kan için ön ek |
hemangioblastoma | (onk, pat) hemanjiyoblastoma |
hemangioendothelioma | (onk, pat) hemanjiyoendoteliyoma |
hemangioma | (onk, pat) hemanjiyom; damarsal selim bir tümör |
hemangiopericytoma | (onk, pat) hemanjiyoperisitoma; bir çeşit yumuşak doku tümörü |
hemangiosarcoma | (onk, pat) hemanjiyosarkom; bir çeşit habis yumuşak doku sarkomu |
hematocele, of testis | testis hematosel |
hematologic | hematolojik maliniteler, |
hematologic neoplasms | hematolojik neoplazmalar |
hematology | hematoloji; kan ve kan hastalıklarını inceleyen bilim dalı |
hematom | hematom |
hematuria | hematüri; idrarda kan bulunması |
hemianopsia | hemianopsi; görme alanı bozukluğu |
hemiblock | (rt) hemiblok |
hemibody irradiation | (rt) yarım vücut ışınlaması |
hemicolectomy | (c) hemikolektomi; kolonun yarısının cerrahi yolla çıkarılması |
hemihepatectomy | (c) karaciğerin yarısının cerrahi yolla çıkarılması |
hemilaryngectomy | (c) hemilarinjektomi; erken evre supraglottik larinks kanserlerinde uygulanan bir operasyon çeşidi |
hemipelvectomi | (c) pelvisin yarısının yolla çıkarılması |
hemiplegia | hemipleji; vücudun yarısının felci cerrahi |
hemodialysis | hemodiyaliz |
hemoglobin | hemoglobin |
hemolytic anemia | hemolitik anemi |
hemolytic transfusion reactions | hemolitik transfüzyon reaksiyonları |
hemolytic uremic syndrom | hemolitik üremik sendrom |
hemophilia | hemofili hastalığı |
hemopoietic tissues | kan yapıcı dokular |
hemoptysis | hemoptizi |
hemorrahage | hemoraji; kanama |
hemorrhagic cystitis | hemorajik sistit |
hemorrhoid | hemoroid |
hemorrhoidal bleeding | hemoroid kanaması |
heparin | heparin |
hepatectomy | (c) karaciğer rezeksiyonu |
hepatic | hepatik arter embolizasyonu, |
hepatic artery infusion chemotherapy | (c) karaciğer lobunun cerrahi yöntemle çıkarılması, |
hepatic metastases | karaciğer metastazları, |
hepatic transplantation | (c) karaciğer transplantasyonu |
hepatitis, radiation-induced | (rt) radyasyona bağlı hepatit |
hepatobiliary carcinoma/cancer | hepatobiliyer kanser |
hepatobiliary system | hepatobiliyer sistem |
hepatoblastoma | (onk, pat) hepatoblastom; çocukluk çağlarında görülen bir karaciğer tümörü |
hepatoblastoma | (onk, pat) hepatoblastom |
hepatocellular adenoma | (onk, pat) hepatosellüler adenom |
hepatocellular carcinoma | (onk, pat) hepatosellüler karsinom |
hepatoma | (onk, pat) hepatom; bir karaciğer tümörü |
hepatomegaly | hepatomegali |
hepatotoxicity | katraciğer toksisitesi |
hereditary breast/ovarian cancer syndrome | (onk) herediter meme/over kanser sendromu |
hereditary disorders | herediter (irsi) hastalıklar |
hereditary multiple osteochondromata | (onk) herediter multiple osteokondroma |
hereditary nonpolyposis colorectal cancer | (onk) herediter polip dışı kolorektal kanser |
hereditary syndromes | (onk) herediter sendromlar |
heredity | heredite |
heritability | (g) kalıtsallık, kalıtım yoluyla geçebilirlik |
herniation | herniyasyon; fıtıklaşma |
herpes simplex virus infection | herpes simplex virüs infeksiyonu |
herpes zoster | herpes zoster hastalığı |
hertz | (fiz) hertz; elektromanyetik dalga frekans birimi |
hetero- | önek; başka, farklı |
heterocyclic aromatic amines | (k) heterosiklik aromatik aminler |
heterogeneous | heterojen; benzer olmayan unsurlardan oluşan |
heterozygote | (g) heterozigot |
Heyman capsule, for uterine cancer | (rt) uterus kanserinin tedavisinde kullanılan radyoaktif maddeleri içeren kapsüller |
Heyman radiotherapy technique | (rt) Heyman radyoterapi tekniği |
HIV, Human Immunodeficiency Virus | AİDS hastalığına yol açan virüs |
hiatal hernia | hiyatus hernisi |
hibernating | uykuda |
Hickman catheter | Hickman kateteri |
hidradenoma, of large bowel | (onk) kalın bağırsağın hidradenoması |
high | (rt) yüksek lineer enerji transfer partikül ışınları |
hilus cell tumor, of ovary | (onk, pat) overin hilus hücreli tümörü |
hip | (anat) kalça, |
hip fracture | kalça protezi |
Hippel-Lindau disease | Hippel-Lindau hastalığı |
histiocytic lesions, benign | (pat) selim tip histiositik lezyonlar |
histiocytic lymphoma | (onk, pat) histiositik lenfoma |
histiocytoma | (onk, pat) histiositom |
histiocytoma, malignant fibrous | (onk, pat) habis tip histiositom |
histiocytosis X | histiositozis X hastalığı |
histology | histoloji |
histoplasmosis | bir mantar hastalığı |
history taking | (tıb) anemnez alma |
HLA, human leukocyte antigen | ses kısıklığı |
Hodgkin disease | (onk, pat) Hodgkin hastalığı; bir tür lenf bezi tümörü |
homeo-, homoeo-, homoio-, holos | önek; -e benzer, -ile ayni; bkz homeotransplant |
homeograft | homeogreft, homeotransplant |
homeopathy | homeopati; bir hastalığın sağlam kişilerde benzer hastalık belirtileri meydana getirebilen bir ilaçla iyileştirilmesi ilkesine dayanan tedavi sistemi |
homeostasis | homeostaz; organizma iç ortamında normal dengelerin korunması hali |
homeotherapy | homeotherapi; bir hastalığın sebebi olan etkene benzeyen, fakat onun ayni olmayan bir ajanla yapılan tedavi |
homeotransplant | (c) homeotransplant; aynı türün bir bireyinden alınıp diğer bireyine nakledilen doku |
homeotransplantation | (c) homeotransplantasyon; aynı türün bir bireyinden alınıp diğer bireyine yapılan doku nakli |
Homer-Wright pseudorosettes, in neuroblastoma | (onk, pat) nöroblastomalarda Homer-Wright yalancı rozet oluşumları |
homo-: | önek; aynı |
homogeneous | homojen; benzer unsurlardan oluşan |
homosexuality | homoseksüellik |
homovanilic acid, HVA | homovalinik asit |
homozygote | (g) homozigot |
horizontal | horizontal; yatay, |
horizontal plane | horizontal düzlem; gövdeyi üst ve alt iki yarıma ayıran transvers düzlem |
hormonal | hormona ait, |
hormonal receptor(s) | hormonaların hücrede etki göstermek için yapıştığı algaçlara verielen isin |
hormone | (onk) hormon replasman tedavisi, |
hormone therapy/hormonotherapy | (onk) hormon tedavisi |
Horner syndrome | Horner sendromu |
hospice | genellikle kür şansı bulunmayan hastalar için yapılan bakım ünitesi |
hot flash | (rt) ışının doku içindeki dağılımında en yüksek ışın dozu alan bölgeler |
hounsfield units, in computed tomography | (r) komputerize tomografide doku yoğunluğu gösteren birim |
Human | (onk) insan T-hücreli lösemi hastalığı |
humerus | (anat) humerus kemiği |
hurthle cell adenoma/carcinoma of thyroid | (onk, pat) tiroid bezinin hurthle hücreli adenomu/kanseri |
Hutchinson melanotic freckle | (onk, pat) cildin in-situ melanomu |
Hyaline membrane formation | hiyalin membran oluşumu |
hyaluronic acid | hiyalüronik asid |
hydatidiform mole | mol hidatiform hastalığı |
hydradenoma of sweat gland | (onk, pat) ter bezinin hidradenomu |
hydration | hidrasyon; sıvı yükleme |
hydro- | hidro, suya ait |
hydrocele | hidrosel; skrotumda sıvı toplanması |
hydrocephalous | hidrosefalus |
hydrocortisone | (f) hidrokortizon |
hydrogen | (k) hidrojen |
hydronephrosis | hidronefroz; böbrekte idrar toplayıcı sistemde genişleme |
hydrothorax | hidrotoraks |
hydroureter | hidroüreter |
hydroxyl radicals | (rt) hidroksil radikaller |
hydroxyprogesterone | (f) hidroksiprogesteron |
hydroxyurea | (onk) hidroksiüre |
hygiene | hijyen |
hygroma | (pat) higroma |
hyoid (anat) | hiyoid kemiği |
hyper- | önek; üstünde, ötesinde, fazla |
hyperacidity | hiperaktif; aşırı hareketli |
hyperaemia/hyperemia | hiperemi; kan hücumu |
hyperaldosteronism | hiperaldesteronizm |
hyperalimentation | hiperalimentasyon |
hyperbaric oxygen | hiperbarik oksijen |
hyperbilirubinemia | kanda bilirübin yükselmesi |
hypercalcemia | hiperkalsemi; kanda kalsiyum seviyesinin yükselmesi |
hypercalcitonemia | kanda kalsitonin hormonu yükselmesi |
Hypercapnia | hiperkapni; kanda karbondioksid fazlalığı |
hypercholesterolemia | kanda kolesterol yüksekliği |
hypercortisolism | kortikosteroidlerin kanda artımı |
hypereosinophilic syndrome | hipereozinofilik sendrom |
hyperestrogenism | hiperöstrojenizm |
hyperfractionation | (rt) hiperfraksiyon; fraksiyon sayısı artırılmış radyoterapi rejimi |
hyperglycaemia | hiperglisemi; kanda şeker yüksekliği |
hyperkalemia | hiperkalemi |
hyperkeratosis | (pat) hiperkeratoz |
Hyperkinesia | hiperkinezi |
Hyperkinetic | hiperkinetik; normal hareket biçimi artmış |
Hyperlipemia | kanda lipidlerin yüksek düzeyde bulunması |
hypermetropia | hipermetrop; yakını iyi göremiyen (göz) |
hypernephroma | (onk, pat) hipernefroma; böbrekten kaynaklanan habis bir tümör |
hyperparathyroidism | hiperparatiroidzm |
hyperpigmentation | hiperpigmentasyon; deri pigmentinin artımı |
Hyperplasia | (pat) hiperplazi |
Hyperpnea | hiperpne; solunumun anormal derecede derin ve hızlı oluşu |
hyperprolactinemia | hiperprolaktinemi; kanda prolaktin yüksekliği |
hypersalivation | hipersalivasyon; aşırı tükürük üretimi |
hypersensitivity | hipersensitivite reaksiyonu |
hypersplenism | hipersplenizm |
hyperthermia | hipertermi, vücut ısısını yükselterek yapılan bir çeşit tedavi |
hyperthyroidism | hipertiroidzm |
Hypertrophic | hipertrofik osteoartropati |
Hypertrophy | hipertrofi, bir organın anormal irileşmesi |
hyperuricemia | hiperürisemi |
hyperventilation | hiperventilasyon |
hyperviscosity | kan yoğunluğunun artması |
hyphophysectomy | (c) hipofizektomi |
hypo- | önek; altında, eksik, az |
Hypoacidity | hipoasidite; normal asid konsantrasyonunun azalmış bulunması |
Hypoactivity | hipoaktivite; aktivite azalması |
hypoadrenalemia | hipoadrenalemi; adrenal bezin salgısının kanda anormal derecede azalmış olması |
hypoadrenalism | hipoadrenalizm; adrenal aktivite azalması |
hypoadrenocorticism | hipoadrenokortisizm; adrenal korteksi salgısının anormal derecede azalmış bulunması hali |
hypoalbuminemia | hipoalbüminemi; serum albumin konsantrasyonunun anormal derecede azalmış olması hali |
hypoalimentation | hipoalimentasyon; yetersiz beslenme |
hypocalcemia | hipokalsemi; kanda kalsiyum miktarının azalmış olması hali |
Hypocapnia | hipokapni; kanda karbondioksid azlığı |
Hypocarbia | hipokarbi; kanda karbondioksit miktarının azalmış olması hali, bkz hypocapnia |
hypochloremia (hypochloridemia) | hipokloremi; kanda klorür miktarının azalmış olması hali |
hypocholesterinemia | bkz hypocholesterolemia |
hypocholesterolemia | kanda kolesterol konsantrasyonunun azalmış olması hali |
hypochondriasis | hipokondriyaz; çok defa belirli bir hastalığın belirtisi ile birlikte giden ve kişinin, sağlığı hakkında hastalık derecesinde kaygılar içinde bulunduğu bir anksiyete türü |
hypodermic injection | derialtı enjeksiyonu |
hypofibrinogenemia | hipofibrinojenemi |
hypofractionation | (rt) hipofraksiyon; fraksiyon sayısı azaltılmış radyoterapi rejimi |
hypogammaglobulinemia | kanda gamma globülin azlığı |
hypogenitalism | hipogenitalizm; genital organ ve fonksiyonlarının az gelişmesi |
Hypoglossal nerve (CN XII) | (anat) hipoglossus siniri, XII. Kafa çifti siniri |
hypoglycemia | hipoglisemi; kanda şeker azlığı |
hypokinesia, hypocinesia: | hipokinezi; hareket biçimi azalmış |
Hypokinetic | hipokinetik; normal hareketi azalmış |
hypomagnesemia | kanda magnezyum düşüklüğü |
hyponatremia | hiponatremi; kanda sodyum azlığı |
hypopharyngeal carcinoma/cancer | hipofarinks (yutak altı) karsinomu |
hypopharynx | (anat) hipofarinks |
hypopituitarism | Hipopitütiarizm |
Hypoplasia | Hipoplazi |
hypotension | hipotansiyon; kan basıncı düşüklüğü |
hypothalamic gliomas | (onk, pat) hipotalamus gliyomları |
hypothalamic-pituitary dysfunction | hipotalamus-hipofiz fonksiyon bozukluğu |
hypothalamus | (anat) hipotalamus |
hypothyroidism | Hipotiroidzm |
hypoxia | (rt) hipoksik hücre duyarlaştırıcıları, |
hypoxic radio-resistance factor | (c) hipoksik nedene bağlı radyasyona direnç faktörü, |
hysterectomy | (c) histerektomi; uterusun cerrahi yolla çıkarılması |
hysterosalpingography | (r) histerosalpingografi |
hysteroscopy | Histeroskopi |